4 + 4 + 4 İLAHİYAT FAKÜLTESİYLE BAŞLAMALI…
Her konuda olduğu gibi aydın olmanın da kriterleri vardır, bunlardan en önemlisi de ortaya attığınız yada atılan bir konuyu tartışabilmektir. Türk aydınının bu konuda başarılı olduğunu sanmıyorum, sanmıyorum derken buna kendim de dahilim, zaman zaman kendimi eleştiri kabul etmez durumunda yakaladığım oluyor. Benim çok doğru olduğuna inandığım bir konunun illa da tam doğru olması gerekmiyor ama çok inandığım için kendi yanılma payımı ortadan kaldırıyorum.
Tartışamamak yada eleştiri kabul edememek gerçekten çok tehlikeli bişey, sonuçta insanlar bizim doğru bildiğimizi sandığımız konularda yazdıklarımızla yada söylediklerimizle kendilerini eğitmeye uğraşıyorlar. Bizlerin yaptığı bu yanlış bizi takip edenleri de aynı yanlışa sürüklüyor.
Her konunun uzmanları bu kez de 4 + 4 + 4 eğitim sistemini tartışıyor. Esasında tartışmıyorlar, herkes “Ben olaya böyle bakıyorum, nokta…” diyor başka bişey demiyor. Oysa kimi konular vardır ki neden tartışıldığını anlamam, bilimciler bir araştırma yaparlar ve bunun sonucu ülkelere göre değişmez. Mesela çocuğun hangi dersleri, kaç yaşında okuması gerektiği bilimcilerce araştırılmış, hangi yaşta, hangi dersleri okuması gerektiği kesinleşmiş. Bu araştırmanın sonucu İngiltere’yle Mozambik yada Türkiye’yle Afganistan arasında değişik algılanamaz. Türk çocuğu 8 yaşında bioloji okuyamıyorsa, İngiliz çocuğu da okuyamaz.
8 yıl mecburi eğitimde önemli bir yanlış yapılmıştı mesela, mecburiyet 5 + 3 diye ayrılmadığından dolay 8. Sınıfa geçen öğrenci de kendisini ilkokulda sanıyordu. Oysa kendimi anımsıyorum da ortaokula geçtiğimde kendimi ne kadar büyümüş hissetmiştim. Dün gece Ahmet Hakan’ın programına katılan bu konuda uzman bir AKP’li milletvekili bu konuda bişey değişmeyeceğini, ikinci 4’e geçen öğrencinin eskisi gibi 5. Sınıf derslerini okuyacağını söyledi. O zaman adama sorarlar “Niye 5 + 3 yapmıyorsunuz?” diye. İkincisi de ikinci 4’e geçen çocuğun kendisini ortaokulda sanıp eski sistemin ilkokul derslerini okuduğunu anlaması moralini ne kadar bozar, bu araştırılmış mıdır?
Buradaki amaç çok net esasında, çocuk seçmeli din dersiyle 1 yıl erken haşır-neşir olacak. Daha bir hamur halindeyken, Fen Bilgisi, Sosyal Bilgiler kitaplarına kavuştuğunda bunu dinle beraber öğrenecek.
İmam Hatiplerin ortaokullarının açılması yada yüklü bir seçmeli din dersiyle çözülecek bir sorun değil bu. İmam Hatipler o kadar değil ama seçmeli din dersi belli kesime mahalle baskısı yapacak. Orta 1’e başladığımda din dersi seçmeliydi ve koca sınıfta katılmayan tek bendim. Bu ne demektir biliyor musunuz, bütün sınıfın içinde ayrık otu gibi kalmanız demektir. Gerçi o yaşlarda da ateist olduğumdan ve özel bir okulda okuduğumdan arkadaşlarımla bir sorun yaşamadım ama ilginç bişey oluyordu, okulda gidecek başka biyer olmadığından ben sınıfın en arkasında bütün dersi mecburen dinleyerek güya din dersine katılmıyordum. Tek şansım o dersin sınavlarına katılmıyordum. Ateist bir çocuk olarak susuz kalındığında kireçle abdest almayı da işte o katılmadığım derslerde öğrenmştim.
Benim bütün Türkiye’ye bir önerim var, hani bizde “Her Türk asker doğar” yada “Her Türk Müslüman doğar” diye bir yaklaşım var ya, o zaman biz de 4 + 4 + 4’ün ilk 4 yılını İlahiyet Fakültesi olarak okutalım. Zaten daha o yaşta ezberciliği öğretmeye başladığımızdan dolayı zor olmaz çocuklar için, zaten zor olsa Kur’an kurslarında çocuklara bilmedikleri arapçayla Kur’an öğretmeye kalkıp hatim indirtmezler. İlk 4 yılı İlahiyat fakültesi olarak okuttuğumuzda esasında ondan sonra isteyen başka okulları da okuyabilir, ilkokul, matematik, bioloji, fizik, kimya, coğrafya gibi dinden sonra gelen şeyleri, bir dinci için gereksiz şeyleri isteyenler okusunlar. İlk 4’ü bitirenin ikinci 4 diye bir sorunu yada mecburiyeti de olmaz böylece, ne de olsa çocuklarımız üniversite bitirmiş olurlar.
Haaaaaaa, ilerde yine darbe olursa ne mi olur, İlahiyat fakültelerini hemen iptal ederler, “Askerlik ve Milli Güvenlik Fakültesi”ni kurarız olur biter. Kesinti dediğin darbe ve dinci dönemlere göre ayarlanır, olur biter.
artık kahkaha bile atıyorsunuz sayın nesin…rahatlık veren aydınlığınız mı diye sormak istedim…4+4+4 eğitim sistemini ateist olarak eleştirmeniz.farklı düşünsel ve innaçsal temelleri benimseyen bunu tartışmaktanda korkan bir topluma karşı yapıyoruz die kinsiz bir şekilde duygusal açıdan anadolu halkına hitap etse eleştiriye sahip çıkacam fakat.sözde demokrasi çogunluğun buyruğyla hareket ediyor….ben şeriat gelsin diorum diyen insanlarımızı eleştirirken irana sahip çıkan sosyalistlerede eleştiri getirin.amaerikan kapitalizminin ılımlı islamı eleştiriken rus emperyalizminide eleştirn.sözde müslümanları eleştirirken özde sol ve sosyalist olduğunu düşünenlerede eleştiri getirn.mezopotomya uygarlığını sahiplenirken kendinizede bir eleştiri getirin.korkak olmayın ömer hayyam olun…ama bütün suçu tanrıya atarak ne niçe olunur ned e ateist.artık pes ettiğiniz ringin basamaklarından ininiz sayın nesin..teşekkürler.
Yorum tarafından azim — Mart 16, 2012 @ 3:24 pm
Sizinleyiz Ahmet bey,
Sizin gibi düşünen bizler. Sizin aydınlığınızla önlerini görebilmeleri dileğiyle…
Yorum tarafından galya — Nisan 5, 2012 @ 9:23 am
aziz kardeşe canı gönülden katılıyorum
Yorum tarafından Mehmet — Nisan 6, 2012 @ 7:33 am