Ahmet Nesin's Blog

Nisan 2, 2012

METROYA CAMİİ YAPARSAN!..

Filed under: Uncategorized — ahmetnesin @ 6:21 am

METROYA CAMİİ YAPARSAN!..

Sınır tanımayan gazeteciler” yada “Sınır tanımayan doktorlar” gibi “Sınır tanımayan ülkeler” var mıdır diye sorarsınız gözüm kapalı Türkiye derim. Tabii burada “Sınır” farkı var, “Sınır tanımayan ülkeler” derken ülkelerin sınırını değil, ülke olarak yapılanların yada yaptırılanların sınırsızlığından söz ediyorum. Bir ülkede hükümetin, yetkilinin yada tek başına bir kişinin bile sınır tanımadan bişeyler yapması bence tek kelime cahilliğinden kaynaklanır.

Sanırım demokrasi dediğimiz, çok özlediğimiz ama en çok da konuştuğumuz şeyin devamlı tartışılması, çoğu zaman hem fikir olunamamasının nedeni de budur. Hep demokrasinin bir sınırının olduğunu söylemişimdir, o yüzden de “Ama demokrasi var yada “Madem demokrasi var” tümcelerinden nefret ederim. Demokrasi var diye her istediğinizi ne hükümet olarak, ne yerel yönetim olarak yada ne kişi olarak yapamazsınız.

Yeni eğitim sistemine göre çocuklar artık 10 yaşından sonra isterlerse İmam Hatip Ortaokulu’na gidecek yada normal ortaokula devam ederek Kur’an’ı Kerim’i ve peygamberin yaşamını öğretecek. Bunu demokrasi adına yaptığını söyleyen bir hükümet var karşımızda, doğal olarak hükümetin bu kararını savunan aydınımsılar da var.

Sevgili aydınımsılar bunu “Din hürriyeti” olarak açıklıyorlar. Oysa bu bir hürriyet değil, çocukları dine zorlamadır. 10 yaşında bir çocuk neyi merak eder diye düşünmek lazım. Hiçbir 10 yaşında çocuk durup dururken, bir etki yada baskı altında kalmadan peygamberin yaşam öyküsünü merak etmez. Çocuk merak etse etse önce kendi ailesinin geçmişini merak eder ama bence bugüne değin ailesinin şeceresini çıkartan 10 yaşına bir çocuk görülmemiştir.

Eğitim bilimci değilim ama ben de çocuk olduğuma göre ve zamanında arkadaşlarımın da çocuk olduklarına göre hangi yaşlarda neyi yada kimi merak ettiğimi yada ettiğimizi bilirim. Çocuk öğretmeninden sevdiği futbolcusuna, sevdiği yazarından artistine kadar biçok kişinin merak edebilir belki ama peygamberin yaşamını merak etmez. Çocuk o yaşlarda daha çok platonik olarak sevdiği yada aşık olduğu kişileri merak eder. Bu kişileri merak ederken de yaşam öykülerini değil, o an yaşadıklarını merak eder. Pele’yi yada Aziz Nesin’i sevdiyseniz onların amca çocukları sizi hiç ilgilendirmez.

Bütün bu yaşadıklarımız durup dururken mi oluyor yoksa bunun alt yapısı yavaş yavaş hazırlanıyor mu? Biliyorsunuz dün yine 10 günlük bir Ankara Kitap Fuarı’ndan çıktım. Bütün fuarlarda –buna Ankara Kitap Fuarı’nın yapıldığı Atatürk Kültür Merkezi de dahil- Namaz kılmak isteyenler için abdesthane var.

Bu abdesthanelerin boşuna yapıldığını bileniniz var mı acaba? Abdesthaneler kullanılmıyor, namaz kılmak isteyenler yine ben tam elimi yada yüzümü yıkarken ayaklarını yanımdaki çeşmeye uzatıp burnumun dibine sokarak yıkıyor. Kimileyin elimi yıkarken sağımda ve solumda iki ayak görüyorum. Bunu yapmasının nedeni beni etkilemeye çalışmak ve kendisinin namaz kıldığını göstererek buranın Müslüman bir ülke olduğunu göstermek. Oysa onun için yapılan abdesthane de yapsa ne propagandasını yapabilecek ne de kendisinin Müslüman olduğunu kanıtlayabilecek. Önce ülkenin yada devletin Müslümanının olamayacağını bilmiyor.

Kızılay metrosunu biliyor musunuz bilemem ama içinde kocaman bir camii var. Bugüne değin metrosunun içinde klise olan bir Avrupa ülkesi görmedim, tam metroya binerken klise çanları duymadım, papazlar, rahibeler halkla beraber dua etmek için metroyu seçmemişler. Tam biyere yetişmek için koşturuyorsunuz, ezan başlıyor metronun içinde ve kimileri metroya binmek için koşuştururken kimileri de namaza yetişmek için koşuşturuyor. Ben Cuma gününe denk gelmedim ama arkadaşlarımın söylediğine göre Cuma namazı dışarı taşırıldığından dolayı o sırada oradan ancak 2 kişi geçebiliyormuş.

Ankara’da 2 yer daha söylediler, birisi Atatürk Bulvarı’nda büyük bir işyeri, diğeri de Yüksel Çarşısı. Bu ikisinde de mescit var. Bunu din hürriyeti içinde görelim ama bu 2 işyeri bununla sınırlı kalmıyor, namaz saatinde ezan da okunuyor, dışarıya hoparlör koymuşlar ve işyerinden dışarı ezan sesi geliyor.

İşte demokrasinin sınırı burada başlıyor, bu demokrasi değil, tam tersi benim demokrasimi kısıtlama oluyor, ortak alanı kullanıma tecavüz oluyor. Bu din hürriyeti değil, hürriyeti zorlama oluyor. Bundan sonraki yazımı da küçük yaşta çocuklara Kur’an öğretmenin sakıncalarını yazacağım.

8 Yorum »

  1. Dünyada ibadet yerlerini hep temiz ,ayrı ve özenli olarak gördüm.İçselleştirilmemiş ,göstermelik müslümanlık ; beraberinde zorbalığı getiriyor.İnsanlara zorla , taciz ederek baskıladığın herşey aslında HİÇbirşey.Saygının olmadığı bir yerde hangi dinden bahsedebiliriz ya da bahsetmeliyiz (?)

    Yorum tarafından miman — Nisan 2, 2012 @ 6:50 am

  2. CALISTIGIM ISYERÍNDEKÍ MÜSLÜMAN(!!!) ÍS ARKADASLARIM, RAMAZAN AYI ÍCERÍSÍNDE NAMAZ KILABÍLMEK ÍCÍN BÍR YER ÍSTEDÍ. ÍSVEREN KABULLENDÍ VE BÍR ODA AYIRDI ÍBADETLERÍ ÍCÍN. AMA GEL GÖR KÍ ÜC-BES GÜN SONRA KÍMSE NAMAZ KILMAMAYA BASLADI. DEMEM ODUR KÍ BUNLARIN ÍBADETLERÍ DE KENDÍLERÍ GÍBÍ GÖSTERMELÍK VE KENDÍNDEN OLMAYANLARI O KIT AKILLARI ILE BASKI ALTINA ALDIKLARINI SANMALARI.

    Yorum tarafından Nico Nelis — Nisan 2, 2012 @ 8:24 am

  3. Dinde demokrasi adı altında yapılan baskı her geçen gün artarken; bu şekilciliğe ayak uyduranda her geçen gün artmakta. Korkudan deyin, mahalle baskısından deyin, çıkar için deyin… ama arttığı kesin. Sözde seçmeli adı altında getirdikleri derslerle de daha bebe denecek yaşta çocukları fişleyecekler. Kaç tane aile çocuklarını bu derslere “biz istemiyoruz” diyerek göndermeyecek sizce? Haa bire ötekileri çoğalan bir milletiz ya… Kürtler, Aleviler, Ermeniler … önceden ibadetini yapan vardı ama şimdi DAHA ÇOK YAPANLARIMIZ çıktı…. Ben bu ” demokrasiyi” artık sevmemeye başladım :)))

    Yorum tarafından Nevriye Kurt — Nisan 2, 2012 @ 2:20 pm

  4. Müslüman olmak ve İslâmı yaşamak kimsenin zoruyla olacak bir şey değil ve olmamalı da. Bu her türlü dini öğretiye aykırıdır.

    Yorum tarafından _TATARBEYİ_ — Nisan 2, 2012 @ 4:28 pm

  5. On gün kadar önce Ankara’daki Kitap Fuarına gittim. Şöyle bir dolaşayım istedim. Baktım sakallı birisi, Ahmet Nesin’miş. Bir kitap alayım dedim. Yapıtlarına baktım. “Asarım, Keserim Ben Bir Demokratörüm…”ü aldım, imzalattım. Kitabı okudum, bitirdim ve pişman oldum. Niye mi?. Diğer kitaplarını almadığım için. Demokratörleri, SOROSpu çocuklarını, bildiğimiz insanları çok güzel tanıtmış. Baktım, bir de BLOG’u var. Hergün takipçisi olmaya çalışıyorum. smai
    Kalemine sağlık Ahmet NESİN demekten başka bir sözüm yok.
    İsmail ÇOLAK
    Anayasa Mahkemesi Emekli B.İ.M. Müdürü

    Yorum tarafından İsmail ÇOLAK — Nisan 3, 2012 @ 9:54 am

  6. Bu namaz,abdest,ezan rahatsızlığı düşmanlık boyutuna gelmiş sizin zihninizde biraz saygılı olun.

    Yorum tarafından sinan — Nisan 4, 2012 @ 7:02 am

    • NEDEN SAYGILI OLMAMI BEKLÍYORSUN KÍ? SEN BENÍM COCUGUMA ‘ZORLA’ DÍN DERSLERí VERÍRKEN HERSEY GÜZEL DE KARSI CIKINCA MI KÖTÜ OLUYOR?

      Yorum tarafından Nico Nelis — Nisan 5, 2012 @ 6:54 am

  7. Benim dinim bana, senin dinin sana.Dincilerin yine yeni bir oyunu. Hem dine hem topluma zarar verecek ayrıştıracak bir oyun. Gerçek dindarlar da bundan mutlaka etkilenip üzüleceklerdir. Dindarlarla dincilerin, siyasal islamın ayrışması gerekir. Din vicdanla ilgili bir olay. İnsanlara zorla dini dayatamazsınız. Hele okullarda bunu seçmeli ders yapıp ötekileştirecek yeni ve düşman bir kesim ortaya çıkarıp ortalığı kaosa boğmaktır bu sistemin adı. Yazık! Ülkeme yazık! Dinime yazık! Çocuklarımıza yazık! Elden giden ve hiç olmamış ama oldurmaya çalıştığımız kısıtlı ve sınırlı demokrasimize özgürlüğümüze yazık!!!
    Ahmet NESİN keşke kitap fuarında olduğunu bilseydim mutlaka gelirdim. Böyle bir etkinliği kaçırdığım için üzgünüm. Umarım başka bir yerde başka bir zaman sizi görmek, sohbet etmek imkanım olur…
    Herşey gönlünüzce olsun…
    Sevgiler saygılar…

    Yorum tarafından AYSİN BOZ — Nisan 6, 2012 @ 8:48 am


RSS feed for comments on this post. TrackBack URI

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da ücretsiz bir web sitesi ya da blog oluşturun.

%d blogcu bunu beğendi: