SANA HDP’Yİ ANLATAYIM ATAOL BEHRAMOĞLU!..
Bu yazıda işimin zor olduğunu biliyorum ama ben yine de deneyeceğim. Neden zor, çünkü Ataol Behramoğlu’nun önceki gün yazdığı “HDP’ye Oy Vermek” başlıklı yazısının iler tutar tarafı yok da ondan… Çünkü Behramoğlu yazısına HDP’yi desteklemeyi moda olarak görmüş. Haklı olarak “Bir partiye oy vermeyi moda olarak gören birine ne anlatacaksın Ahmet…” diyebilirsiniz ama ben esasında bu yazımda söylemek istediklerimi Behramoğlu’na anlatmıyorum. Ulusalcılık ve rant moda olduğundan onun üzerinden başkalarına anlatıyorum…
Bu yazıya başlamadan önce babamdan bahsetmem gerekiyor. Aziz Nesin kendi özyaşamöyküsünü 1960’larda “Böyle Gelmiş Böyle Gitmez” adlı kitabıyla yayınlamaya başladı. En büyük amacı o kitabı 8-9 cilt olarak devam ettirmekti. Ölene kadar 2 kitap yayınlandı, ölmeden 1 hafta önce hastahaneye onu götürdüğümde elinde bir dosya vardı ve bana başucundaki dosyayı göstererek “Oğlum, bu Böyle Gelmiş Böyle Gitmez’in 3. Cildi, sabah ölürsem bunu öğlen baskıya verin…” dedi.
Büyük bir hevesle 8-9 cilt yapmak istediği kitap neden 3. ciltte kalmıştı, herkes bunu merak ediyordu. Büyük bir olasılıkla Ataol Behramoğlu da merak ediyordu ve sormuştu. Bana “Oğlum çocukluğumu ve gençliğimi yazdım, bunlarda insan kendine dürüst olabiliyor ama ondan sonrasını nasıl yazayım, bunca rezili nasıl anlatayım…” demişti.
Odadan çıktım ve düşünmeye başladım, o mücadele arkadaşlarının nelerden korkup Aziz Nesin’i yarı yolda bıraktıklarını anımsadım. Türkiye Yazarlar Sendikası olarak Kürt sorununu sempozyum yapmak istediğinde bunu engelleyen Kürt yazar geldi usuma, kendilerine “Vatan haini” diyen faşist Kenan Evren’e dava açamayan aydın ve yazarlar. Yaşananları saysam bu sayfalar yetmez. Ama en önemlisi cenazesiydi, tören istemiyordu, Nesin Vakfı’na gömülmek istiyordu. Bunun nedenini şöyle açıklıyordu: “Dini inancım olmadığı için islami şekilde gömülmek istemiyorum, insan ateistse gereklerini yerine getirmeli. Ama bu yasayla bağlantılı bişey. Cenaze istemiyorum, çünkü benim sevmediklerim ve beni sevmeyenler cenazeme gelip konuşmak için kuyruk oluşturacaklar. Bu ikiyüzlülüğü belki ölünce görmeyeceğim ama yine de istemiyorum…”
Çok iyi anımsıyorum, Aziz Nesin’in naaşını İstanbul Çapa Hastahanesi’ne getirdiğimizde Ataol Behramoğlu’da gelmişti ve TYS olarak merasim istiyordu, ben karşı çıkıyordum. Behramoğlu Aziz Nesin’in istemediğini ama artık ölü olduğunu söyleyince ben de “Evet ama ben onun vasiyetini yerine getirmekle mükellef oğluyum…” diyerek tartışmayı kesmiştim…
Neyse, gelelim konuya, Behramoğlu yazısının devamında “İnce hesaplara, yüksek entelektüel usavurmalara benim aklım pek ermiyor. Bu konuda da bunlardan önce bazı basit sorulara yanıt bulmaya çalışıyorum. Öncelikle, HDP kime ve neye güvenerek seçimlere parti olarak girme kararı aldı? Bir başka deyişle, barajı aşacağı güvencesini nereden alıyor? Barajı aşamayıp parlamento dışı kalırsa ülkede neler olabileceğinin hesabını yaptı mı? Bu ve benzer sorulara yanıt aramaksızın, aman oyumuzu HDP’ye verelim, yoksa AKP başkanlık sistemi getirecek telaşı ve çağrısı bana anlamsız görünüyor.” diyor.
Hadi şimdi koyu bir ulusalcı ve Kemalist oldun da kimi şeyleri anlamıyorsun, eski sözümona marksistliğinden bir damla kalmadı mı beyninin bir köşesinde Ataol Behramoğlu, bir parti seçime katılmamak üzere mi kurulur? Kime güvenirmiş, kime güvenecek, doğal olarak tabanına ve seçmene güvenir. 70’lerde Beria Önger aday olduğunda neye güvenmişti, sen belki o dönemi anımsamak istemezsin ama ben söyleyeyim, sana güvenmişti, TKP’ye güvenmişti, partinin tabanına güvenmişti, bizim gibi TKP dışındaki sosyalist ve devrimcilere güvenmişti, bundan daha doğal ne olabilir ki!..
Barajı aşmak için nereden güvence aldığımızı merak ediyorsun ya, böyle merak da ilk kez duyuyorum. Faşist bir yasa var, biz bu yasanın üstüne gidiyoruz, o yüzden onlarca örgüt ve sivil toplum örgütü bir araya gelmişiz, faşizmi yıkmaya çalışıyoruz, sen güvence soruyorsun. Biz siyasi bir partiyiz Behramoğlu, şirket değiliz, çek-senet güvencesi altında çalışmıyoruz, siyasetin güvencesi olmaz, bunu sana veremem, faşizme karşı mücadele ederken ölmeyeceğimin, hapsedilmeyeceğimin, işkence görmeyeceğimin güvencesi olmaz, bu bir inanış savaşımıdır, inanıyor ve maçan yiyorsa içinde olursun, yemiyorsa susar oturursun. O zaman bu % 10’luk baraj seni mutlu ediyordur… Faşizme ortaksındır…
Anlaşılan bu yazı yarın da devam edecek. Okurları 1 günde bıktırmamak gerek…
Ahmet Nesin's Blog 
Ahmet beyi(sizi) de Behram ı da ismen bilirim..Hiçbiri dostum değil, kayırmam..Aziz Nesin ile vefatından bir sure once havaalınında karsılastığımıda eline sarılıp sıkmadığıma hala üzgünüm..Onun aziz kimliğini yazıya meze yapmak gaddarca..düşüncesizce..Ama: evet, secime girmemek uzere kurulu kac parti var Ahmet bey,bakın listeye..Nerede yasıyoruz demagoji yapmayalım; yapmıyorsak, gerceğin farkında olalım..Behram ın yazısından alıntı yapacağınız bir tek bu bolumu mu değerli buldunuz.? Orneğin: Gezi olayları sırasındaki HDP tavırları, cumhurbaskanını ayakta alkışlama fotografı, asıl kararın RTE ile Ocalan arasında alınacağı ongorusu, HDP nin anayasada kendisi için önmeli değişikliklere karşı başkanlık sistemine olur diyebileceği şüphesi…Hele bu en sonuncusu…Bana gore de HDP barajı asacak, aştırılacak..Birkaç anayasa cumlesi karşılığında , RTE ye başkanlık onayı verildiğinde sizin yüzünüzü görmek isterdim..Olamaz ya,ya babanız da sizin yüzünüzü O gün görürse…
Yorum tarafından diş gurusu — Nisan 12, 2015 @ 10:41 am
Sevgili dis gurusu,
1. Behram ın yazısından alıntı yapacağınız bir tek bu bolumu mu değerli buldunuz.? demissin ama sanirim sonuna kadar okumamissin yazinin:
“Anlaşılan bu yazı yarın da devam edecek. Okurları 1 günde bıktırmamak gerek…”
2. Onun aziz kimliğini yazıya meze yapmak gaddarca..düşüncesizce.
Bir kere konuyla alakali, neden meze olsun. Hastasiyim bu kafa yapisinin. Bir hikaye anlatacaksin ve hikayede, saldirmanin zor olabilecegi birinden (Aziz Nesin icin bu sifat biraz ironik ama bu kontekste oyle) bahsedince hikayeye odaklanmak yerine “ya sen simdi ayip ettin kardesim, o aziz ruhuna hakaret meze yapmak”. Ne mezesi? Gayet alakali bir konu.
Of son 2 cumle zaten nereden tutsan kaliyor. Yok HDP’ye baraji gecireceklermis de sonra yasa karsiliginda baskanlik verilecekmis de her sey daha kitabina uygun gosterilecekmis de. Gidin kitap yazin ya.
Yorum tarafından thornpyros — Nisan 12, 2015 @ 1:03 pm
Ya dostum kafanız hicmi calışmaz sizin? Akp ve Hdp itifak yapsa sizdenmi
korkacaklar? Başkalarının zekasını tartışma konusu yaparken hic kendinize bakıyormusunuz? Hdp Akp ye yaranmak istese bu kadar tiyatroya ne gerek var diye hic düşünmezmisiniz?
Demogojiyi bırakın matematik kuralarına aykırı mantık yürütmeyin.
Akp nin tek korkusu Hdp dir Chp nin veya Mhp ninyüzde kırk oy alması onları korkutmaz onlar hicbirzaman alternatif olabilme potansiyeline sahip degildir. Onlar akp den hesap soracak kadar temiz degillerdir. Akp nin onlara karşı tedbirleri mevcuttur herşekilde onları alaşagı edebilir cünkü onlar Akp den temiz degiller.
Akp sadece Hdp nin hesap soracak kadar temiz oldugunu cok iyi biliyor sadece Hdp nin toplum icin gercek bir alternatif olabilecegini görüyor. Sizin mantıgınız statükocuların korkularından başka bir şey degil.
Yorum tarafından miro — Nisan 12, 2015 @ 11:25 pm
Diş ağrısından hallüsünasyona maruz kalı atmasyon şeyler yazmışsınz da, HDP’ye barajı kim aştırtacak? Keşke bunud yazsaydnız. Eğer amaç RTE’ye başkanığı vermek lsa, HDP hiç seçime girmezdi. RTE d 400’ü bulurdu.
Yorum tarafından fozgul — Nisan 12, 2015 @ 3:42 pm
Sevgili ahmet bey, sizi ve ailenizi iyi tanirim, bu tanisiklik giyabendir. benim gibi bircok kisi de öyledir. sevgili babaniz sadece dogruyu söylerdi, kimsenin cikari ve baskisi onun umrunda degildi.yazdiklari hiciv doludur, anlayan anlar ve gicik kapar. babaniza gicik kapan sizin hayal ettiginizden bile fazla insan vardir. simdi lütfen babanizin oglu olunuz, düsünceleriniz olsun. birilerinin Ismini veya yazilarini kullanmak hatta babanizin bile olsa size yakismaz. önünüze gelen herkesi elestirin ama sakin baskasi veya baskalarinin adina olmasin. HDP secime girdi, bu bir risk ve egoistce bir tavirdir. secmenine böyle bir riski yasatmaya haklari yoktur. AKP nin isine ve cikarina Uygun hareket etmistir. secmen kararinda ikilem yasamistir. süpheye düsmüstür. ya baraji asamazlarsa diye bir seyi dahi düsünmek istemiyorum. ama ihtimal dahilindedir. ayak oyunlarina Kurban edilebilir. secmeni korkutan bir Mantik umut olamaz. peki secilince ne olacak. öyle bir parti düsünün ki bir ayagi askeri bir silahli güc, bir ayagi cezaevinde zengin bir denge.kim kimi yönetiyor, kim kime bagli, kim kimi silebilir belli degil. aponun özgürlügü icin neler feda edilir.silahli güc icin nasil bir hayir kelimesi kullanilabilir ve bunlari kim yapar. asla baskan yapmayacagim diya Show yaptin ama karayilan ve APO yu hic düsünmüyor musun, onlarin adinada mi konusuyorsun. hayir diyorsan aci, evet diyorsan daha aci. -senin isin cok zor be selocugum, cok özel bir insansin ama gölgesin.
Yorum tarafından schato — Nisan 12, 2015 @ 10:56 pm
yazıklar olsun ahmet aziz nesin uzerinde pirim yapmaya çalışıyorsun sen sosyalizmin ne oldugunun farkında bile degilsin ,sosyalistler sınıf mücadelesi verirler .burjuva düzen içinde hemde en gerici akp den birşeyler dilenmezler ,sosyalistler aşiretlerle birlikte olmazlar .misal hakkaride zeydanların ogulları biri akpden aday biride hdpden ,bitlist e gaydalar aşiretinden ikikardeşten biri akpden biride hdp den aday biliyorsun sizlerde üçüncü kadeşlersiniz akpye karşı nerede savaşıyorsunuz .bir yaninizda saidi nursi ci yani bunlarlamı demokrasi mücadelesi vereceksin .aziz nesin mezarinda aglıyordur ,ben böyle bir oglan yetiştirmedim diye .feodal ilişkiler demokrasi getirmez kendinizede yazık halkada bir tokat daha yemeyin .egemen güçlerden.ha chp de ayni boku yiyor oda bucaklardan bi kardeş göndermiş karşınıza beraber kardeş kardeş bize feodal demokrasi getirirsiniz.
Yorum tarafından ünal — Nisan 12, 2015 @ 1:53 pm
Ünal Bey, siz doğuda ya da başka bir yerde, aynı aileden iki evladın birinin dağa birinin askere gittiğini bilmiyorsunuz sanıyorum. Her insanın düşüncesi ve fikri kendinedir, aynı aileden iki farklı düşünce çıkıyor diye bunu kötüleyemezsiniz, aksine çok seslilik her zaman iyidir. Ayrıca, sizin beğenmediğiniz bir fikir bir başkası tarafından ortaya konuluyorsa, o kişiyi ” yazıklar olsun” diye yeremezsiniz. Yine de tıpkı Voltaire’in dediği gibi ”Düşüncelerinizin Hiç Birine Katılmıyorum. Ama onları açıkça ifade edebilmeniz için sonuna kadar yanınızda olacağım.”
Yorum tarafından Erhan — Nisan 14, 2015 @ 5:43 pm
Ataol Behramoglu ile kurdugunuz ve yazdıgınız senli benli,beyninin kosesi” gibi Turkce’ye olan yuksek hakimiyetiniz, Aziz Nesin’in oglu olmak dısında hangi kabiliyetinizden ileri geliyor. Ayrıca anlattıgınız anınız ile verceginiz mesajın hic alakasının olmaması falan… Ataol Behramoglu degilse bile kendiniz bi konuda basarılı olun. Sonra Blog’unuz kabilince etkinizi artıracaksınız.
Yorum tarafından Volkan DERE — Nisan 12, 2015 @ 3:39 pm
Ahmet bey bdp teröristlere çanak tuttuğu sürece ulusalcılar ve solculara yaranamaz. Kürtçülük falan sorun değil de apo ve kürdistan sevdası bizi bozar. Saygılar
Yorum tarafından kaan aksun — Nisan 12, 2015 @ 3:55 pm
BDP nin ulusalcilara yaranmak gibi bir derdi yok…Ayrica,ulusalcilikla solculugu yan yana kullanmak da dogru degil..Gunumuzde, temelinde;ulusu,rengi,cinsiyeti,cografyasi ne olursa olsun insanlara esit mesafede olmasi gereken solculukla,yalnizca kendi ulusunda(hatta irkindan demek daha dogru olur.) olan insanlari oncelliyen ulusalcilikla ortak bir yani olamazDolayisiyla BDP nin ulusalcilardan bir oy beklentisi yoktur ve olmaz da…
Yorum tarafından merdan — Nisan 12, 2015 @ 8:13 pm
Sayin Ahmet nesin. Ataol behramoğlu’nun surularına verdiginiz cevap doğrusu benide tatmin etmedi. Ne gezi direnişi ne de şeyh saait ve said’i nursi kutlamalarına bu kara yobazlar aydınlanmaya çağdaşlaşmaya karşı emperyalizmin uşaklığını yapmış ve yoksul halkı isyana teşvik etmişlerdir. Hangi halkların demokratik partisi bir partinin adında demokratik olunca demokratik olmuyor. Aynen Alman’ya da nasyonal sosyalist gibi yada 1946 kurulan DP gibi gerçi sonradan demir kırat gibi. Mesla AKP’nin kurucusu hayali ihracat ve uyuşturucu ticareti yapan çünkü birisinin demokrat olan bir partide ne işi olabilir. Yada 12 Eylül faşizminin sivil diktatörünün oğlununun halkların demokratik partisinde ne gibi görevi olur. Yada Altan tan gibi dinci cemaatcı veya parti üstdüzey yöneticilerinin kaçar tane eşleri var kaçtane köyleri ne kadar marabaları var bunlar hic bir demokrat olan bir partide olmaz ve de sizin gibi bilim insanı bu tür partilere umut bağlamaz.
Yorum tarafından Yüksel Şiho — Nisan 12, 2015 @ 5:35 pm
once ne istedigini acikla cevabini alirsin…HDP demokrasi,esitlik ve ozgurluk istiyen Kurt halkinin (ki,ezilen Kurt halki degisik sinif ,tabaka ve farkli menfaat gruplarinda olustugunu unutmayalim,icinde agasida var pasasi da,sosyalisti de,feodalide kisacasi tipki farkli sinif ve tabakalardan olusan turk halki gibi …)iscinin ,emekcinin ,dar gelirlinin ,kisacasi mevcut sistem tarafindan itilip kakilan her kesimin menfaatini savunan bir partidir…Hic bir zaman sosyalistlerin partisiyiz iddiasi olmamistir HDP ninEmperyalizme ve herturlu gericilige karsi da bir durus sergilemektedir…Yalnizt Kurdun hakkini degil INSAN HAKLARINI savunmaktadir.Sizin gibi kurdu hak sayibi olmaktan saymayan,anti-emperyalizm demogojisi altinda her turlu karanlik ve pis islerin sahipleriyle vatanseverlik yutturmacasi adi altinda yan yana gelmeyenlerin partisidir. Bugun sizin vatansever dediginiz guclerin tek bir ortak hedefi vardir oda KURT karsitligidir…
Yorum tarafından merdan — Nisan 12, 2015 @ 7:52 pm
Ulusalcılara ve onların o köhnemiş entelektüel kapasitelerine ihtiyacımız yok artık. İnsan üzülmüyor değil Ahmet abi ama neylersin bu da bizim trajik siyasetimizin cilvesi. Mutlaka babanız bu konuda birçok ihaneti anlatmıştır sizlere. En azından onun isminin kirletilmesine izin vermiyorsunuz. Tebrikler.
Yorum tarafından Fırat Akdeniz — Nisan 12, 2015 @ 5:37 pm
Hocam, yazının devamını sabırsızlıkla bekliyoruz. yıllardır bıçak sırtında yürümesine rağmen Türkiye’yi bir felaketin eşiğinden döndürme anahtarını elinde tutabilecek kadar mesafe kaydetmiş ve bu arada da KİTLESELLEŞMİŞ Kürt hareketine Gondol alemcisi olmuş halksız Türk solundan isabetsiz patetik darbeler… bu arada HDP Türkiye’nin sol partisidir, burna alışın.
Yorum tarafından Güler — Nisan 12, 2015 @ 5:48 pm
alışsınlar
Yorum tarafından Güler — Nisan 12, 2015 @ 5:49 pm
Sevgili Nesin,
Ilgi alanim siyasetten cok siir, yazilim ve matematiktir. Daha cok Ali Agabey’i bilirim.
Yazi ve yorumlari okuduktan sonra, memlekete baktigimda, birbirini didikleyip duran uc-bes aydindan, birbirinden nefret eden insan ‘toplulugundan’ baska bir sey goremiyor olmanin derin uzuntusunu duyuyorum. Herkes bir digerine gore fasist, hain, isbirlikci vs… Rahmetli Orwell… Yada, insanin evden firlayip bir ‘Hidayet’ olarak Sait Faik’in paltosunun cebine giresi geliyor.
Siirlerini severek okudugum Ataol Behramoglu’na boyle saldirmanizdan, dogrusu parmakla sayilacak kadar az aydininin birbirini boyle hirpalamasindan elem duyuyorum. Attila Ilhan ile Turgut Uyar’in savasmadigini, el ele oldugunu tasavvur etsenize… Sorunsalimiz bu iste: Muhattabimizi halk yapamayinca, birbirimizle didisiriz. Yani uzaktan, ABD’den bakinca benim gordugum bu. Yoksa bugun HDP olur, dun Ikinci Yeni Savasidir. Yahu derdiniz nedir? Sonrada cikip batiyi, emperyalistleri sunu bunu suclarsiniz. Daha 4-5 kisi bolunmeden, birbirinizi hirpalamadan duramiyorsunuz. Bundaki amacta kanimca, `zaten sinirli sayida olan` prospect okuyucu/reyci yi tarafina cekmek olmali.
Siyasetci degilim, dolayisiyla siyasi konularda ahkam kesmeyecegim, lakin sunu da soylemeden gecemem; Halklarin Demokrasi Partisi, kadin kotasi, es baskanlik vs konularda Turkiye’de devrim niteliginde donusumler yapsa da, “halklarin” degil, kanimca, malesef “tek bir halkin”, Kurt Halkinin partisi olarak kalmistir. S.Tuncel’in intihar saldirilarini oven konusmasinin sonrasinda da uzeri tarafimca cizilmistir. Nedense insanlari, ‘insani en cok sevdigini iddia edenler’ oldurmektedir. Hidayet’te oyle demisti ya paltonun cebinden.
“Cok sevmistim be abi” Oyle cok seviyoruz ki bu halki, habire olduruyoruz gencini, kadinini… Sonra da, Ahmet aganin 20 donum kurak arazisini birakacagi tek oglu Mehmet’i, mecburi hizmetinde kendisiyle birlikte patlattigi icin genc bir kadina alkis tutuyoruz…. Kendini patlatmasini isteyen biz degilsek neden tutalim ki?
Ha birde, Ataol agabey’i ulusalci bir cizgiye tasiyan konjektore bakmali degil mi… Simdi 2005’in Attila Ilhan’i, 1960’in Ilhan’ini yoksatir mi, o da ayri tabi ki…
Uzaktan her sey cok net… Buradan gorunen, son secimdekine benzer bir anlasmayla CHP oylarini frenletmek. Gecen secimde Sirri Bey hangi anlasmaya istinaden aday olmus ise, bugun de HDP ayni anlasmaya istinaden bagimsiz adaylar olarak degil, parti olarak secime girmektedir. Yoksa Fasizmin baraji hep oradadir 30 senedir. Kimse kimseyi kandirmasin….
Amac +4% oyla kirilma noktasidir, ve Kurt siyasetciler hala ayni hipnozun ve aldatmacanin altindadir. Aziz Nesin’i saygiyla aniyorum… Yasasaydi, bu durumdan bir kara mizah cikarirdi elbette…
Belkide “mevcudun percinlenmesini saglamak” fasizme canak tutmaktir, kim bilir?
Dostlukla kalin. Imla icin maruz gorun, aceleye geldi 🙂
Bilge Cagatay
Yorum tarafından Bilge Cagatay — Nisan 12, 2015 @ 6:03 pm
ahmet beyi bir taşa tutmadıgınız kalmış bay komplocular tüm cevaplarınız ilkelik,milliyetcilik,bagnazlık kokuyor,birzamanların kahramanlarıda tip için aynı saldırıda bulundular.tip zaferinden sonrada herkesten önce onlar alkışladı.tip milletvekilerine mecliste saldırı olurken ilk susan onlar oldu.
Yorum tarafından haydar — Nisan 12, 2015 @ 6:23 pm
anladığım kadarı ile ben aziz nesin’nin oğluyum ataol behramoğlu ise ulusalcı kemalist diyerek yanıtlamışsınız… 🙂
Yorum tarafından can — Nisan 12, 2015 @ 7:01 pm
Herkesin bir yorumu , bir duruşu ve bir takım fikirleri var. Nasıl Erbakan çok zeki bir makine mühendisi olsa bile sonuçta diBehramoğlu da sanatsal lolarak bir şeyler olabilir ve bir emeği de olmuştur. Ama önemli olan bugünün ihtiyacı olana cevap verebiliyor mu, günün gereksinimine göre davranabiliyor mu! Davranamadığı, ülkenin gidişiyle ilgili hiç sorumluluk almak istemediği ortada. Ulusalcılık ciddi bir hastalık. sol söylemlere bulayarak bile gericileşebilmektedir insanlar..
sosyalizmin tapusunu elinde tutanları bir kalem geçiniz. Gerçeklerden beslenmeyen hic bir düşünce ilerici olamaz…
Yorum tarafından Lokman — Nisan 12, 2015 @ 7:17 pm
Ahmet bey yazınızı kutluyor ve devamını heyecanla bekliyorum. Yazınıza yapılan yorumlardan anlaşılan Türkiye’ de siyaset kemikleşmiş olduğundan seçim ne, seçmen ne? gibi cevaplanmayı bekleyen öncelikli sorunlar var. Böyle bir ülkede hele bir de sosyalist biri olarak demokrasiyi savunmak zor daha da zorlaşıyor. Ancak bir nihilist bir öteki olarak siz ve sizin gibi insanlara sonsuz desteğimizi sunuyoruz. Bir de diyorlar ya, kim geçirtecek barajı diye. Cevap vereyim bizler yani ötekiler, o baraj gibi köhneleşmiş tüm değer, düşünce ve sistemlerinizi yıkacak olanlar.
Yorum tarafından asim bazarov — Nisan 12, 2015 @ 8:57 pm
Sosyalizmi ağzına sakız eden,her fırsatta sosyalizme vurgu yapan fakat ne hikmetse Ulusalcılarla dirsek teması içinde bulunan sözüm ona Türkiye sosyalistleri mesele Kürtler olunca birden sağ söylemleri dillendiriyorlar.Sosyalizmin tanımını biliyor musunuz acaba?Hdpnin bir Kürt partisi olduğunu söyleyen herkesin tek bir dayanak noktası var:Hdp hep Kürtlerin haklarını savunuyor.Bunun sebebi bu ülkede en çok ezilen etnisitenin Kürtler olmasından kaynaklanıyor olmasın?Hdp ne yapsın sizin için üstadım?Ermeni dediğinde vatan haini,Alevi dediğinde kafir,Laz ve Kürt dediğinde ise bölücülükle suçlanan bir parti sizin için ne yapsın?Şu suratınızdaki sosyalizm maskesini bir çıkarın da dürüst olun.Bu ülkede Hdpnin 10’da biri kadar sosyalist bir parti olsaydı onu da alternatif olarak pekala görebilirdik.Yok illa bu ülkedeki solsiyasetin Türk etnisitesinin tekelinde olduğunu düşünüyorsanız Dsp hiç de iyi bir emsal teşkil etmedi sağolun ama ben almayayım.
Yorum tarafından Bakuların Mikhail — Nisan 12, 2015 @ 9:04 pm
Ben ulusalcıydım.Ama ulusalcı olup ta hdp ye oy verilmeyecek diye bir kural da yok ki biz ulusalcılar her zaman kandırıldık.Necmettin erbakan bize şeytan gibi taktim edildi ki adam öyle değilmiş.Başka oyun varmış içinde.İran chp mitinginde biliyom düşman ülkeydi. 28 şubat kime yaradığı ortada.Asker asker diyoruz bitane içinde alevi generali yok.Ulusalcılık kelimesini de artık bana saçma geliyor.Zaten onu mhp fazlasıyla yapıyor.Neden sosyal demokratken birden ulusalcı olduk onu da anlamış değilim.Hdp yi pkk akp sevmeyebilirsin ama bunun için ulusalcı olmanın ne anlamı var.Ben bunu ciddi ciddi düşünüyorum.Demirtaş ve kılıçdaroğlu sol olarak bizim değerli kazançlarımız.bunların kıymetini bilmeliyiz.
Yorum tarafından tark — Nisan 12, 2015 @ 9:32 pm
Kaleminize saglik hocam.. Bu ulkenin gordugu yasayan en entelektuel en akli basinda entelektuel olarak gordugum sizin, mubalagadan baska edebi sanat yapmayi bilmeyen siirlerinin bes para etmedigini dusundugum Ataol Behremoglunun bir yazisindan bu kadar sacma bu kadar siğ bir yazisina cevap vermeniz bile beni uzdu.Leningrad siiriyle edebi kalitesini daha dogrusu kalitesizligini ortaya koyan bu adamin da dunku yazisiyla siyasi fikirlerinin fakirligini ve fasiszme yenik dusmus vicdani ve aklini bu insanin sizle polemige girme luksu bile yoktur.Ve emin olun benle de yoktur.Ve Hdp deki cogu insanla yoktur. Boyle bir insanin sosyalizmde de yeri yoktur kanimca. Neyse kisaca it urur kervan yurur.
Yorum tarafından ,,mahmut — Nisan 12, 2015 @ 11:18 pm
Olmamış Ahmet’ciğim.. Tabi Ataol iyi yazmış sözleri bir kafiyeli adamın yazıyor hani.. Şimdi sen konun başında Ataol’u baban vasıtası ile eleştirmişsin ya o olmamış. Neden mi? soruyorum sana bugün HDP temsilcilerinden birisin %10 gibi bir barajı geçmeniz gerekiyor ki bunu yaparken kesilikle tabanınıza güvenemezsiniz ? yanlış değilim potansiyel tabanınıza güveniyorsunuz ki gerçekten potansiyel bir taban var HDP için ancak sorgulamasın yeter mi bir diktatörü devirmek için ezmek için yeter mi? Şimdi diyeceksin ezmek ,devirmek nasıl laflar bunlar bunlar diktatör deyince kendimi tutamıyorum bazen.. Bir şey belirtmek isterim kesinlikle HDP ve AKP ittifakının olma ihtimali bile aklıma gelmedi ama arada bir köprü var adı ”çözüm süreci” kafamız karışıyor azizim. Bugün en ağır ithamlar ile eleştirdiğimiz faşist, diktatör, dinci Cumhurbaşkanlığını seçiminde ”iş ikinci tura kalırsa Erdoğanı destekleriz dediniz ”çözüm süreci ”için .. şimdi sorarlar kardeşim hani sen kimlik partisi değildin sadece kürtleri savunmuyordun, olmaz değil mi?… En başta söyledim bu yazı olmamış Ahmetciğim , bugün %10 barajı var inandığın ve akıllarda soru bırakan bir parti kabul etsen de etmesen de doğru bildiklerini olması gerekenleri tek tek yanıtla, gerçekten desteksiz seçim kazandığınız bu şekilde daha net gözükür. Ama partililer bunları herkese sabırla anlatmalı..
Yorum tarafından seçiltopaloğlu — Nisan 13, 2015 @ 7:20 am
elinize sağlık sevgili hocam türk ve kürt halkı ne çektiyse bu dönek dönemin düzenin yalakaları yüzünden çekti HDP dışında akpye karşı dik duran kılıçdaroğlumudur yoksa bahçelimidir biz artık dostumuzuda düşmanımızıda fark şu birileri zindanlarda onurluca direnir birileride boğazda viskilerini yudumlar sonrada başlar ahkam kesmeye
Yorum tarafından cino — Nisan 13, 2015 @ 7:59 am
Nisan 12,2015@11.18 Mahmut…; Bravo size, tartışmaların bütününe kalite getirdiniz!..
Yorum tarafından Ünver Uyar — Nisan 13, 2015 @ 9:00 am
Yazıyı hiç beğenmedim. Behramoğluna çok daha iyi cevap verilebilir. Aziz nesin biraz yazıya meze olmuş, yakışık almamış, alakalı alakasız her tartışmaya Atatürkü meze eden ulusalcılar gibi yapmış. Yazısının 4 de 3 Aziz Nesin’le ilgili, konu ile ne alakası var(kişisel saldırmaya çalışmış)? Zaten kendi de biliyor hiçbir alakası olmadığını ki bi ton yazdıktan sonra 3. paragrafa ”neyse gelelim konuya…” demiş:)
Ahmet bey’in bu yazıda savunduğu görüşü eleştirmiyorum, yazıyı eleştiriyorum. Her açıdan kötü bir yazı, kurgusu, türkçesi vss. Aziz Nesin’in kemikleri sızlamıştır (bakın Ahmet Nesin’in fikirlerinden dolayı değil, yazının rezaletinden dolayı)
Yorum tarafından yenal — Nisan 13, 2015 @ 9:57 am
Seçimin iki sonucu var..HDP’nin barajı aşması durumu ile aşamaması durumu…Barajı aşamaması tek kelime ile iç savaş demektir…Barajı aşıp AKP ile ortak olmasıda iç savaş demektir…Oyum HDP’ye diyenlerin tarihi bir sorumluluğu var bana göre…Barajı aşsada aşmasada HDP bu seçimden her türlü kazançlı çıkacak…Evet barajı aşamaması halinde bu durum ayrıca Kürt siyasetinin Parlamento dışına kaymasına neden olur.
Kürt Hareketi kendi başına “Özerklik” ilan eder mi eder “Yerel Parlamento” kurar. Bölgesel Özerkliğin ve Yerel Parlamentonun güvenliği PKK güçlerine emanet edilir..
Parlamentoya giremeyecek Kürt siyasetinin Parlamento dışına kayması bir anlamda iç-savaş demektir….Ama barajı aşıp AKP ile ortak olmasıda Tayyip’in başkan olması vede iç savaş demektir…Oyunuz HDP’ye bu anlamda canımızı sıkıyor…Onun için onu ayakta alkışlayan zihniyetin başkanlığınada biat edeceğini öngörüyoruz..Sonuçta Tayyip karşıtı bir kitle var ve bu kitlenin CHP-HDP-MHP ortaklığının dışındaki oluşumlardan kuşkusu endişesi var…Açık söylüyorum…
Yorum tarafından aybasoglu — Nisan 13, 2015 @ 11:09 am
Kaleminiz, duruşunuz, haklının yanında oluşunuz umut verici… Behramoğlu ile ilgili bir çok sevimsiz taraf biliyorum fakat, Aziz Nesin’in ardından cenazesi için ”Nasıl olsa öldü, istediğini yapmamız gerekmiyor.” şeklindeki patavatsız, nerden tutsan elinde kalır tavrı onu çok net özetliyor. Bu arada türk halkı çok düşünceli bir halk Ahmet Bey, Aziz Nesin i gerçekten tanımadan, adını sanını sizden daha çok önemsiyorlar; nerde meze olup olmadıgına sizden daha iyi kara veriyorlar baksanıza :))
Yorum tarafından Dilan — Nisan 13, 2015 @ 11:31 am
Aziz Nesin’i ise karistirmis, alet etmis, ne ilgisi vardi diyenlere aciklayayim: bugun HDP’nin cesaretini anlayamayanlar o gun Nesin’in gomulme tercihini yerine getirme cesareti olmayanlardir! Behramoglu’nun yazisinda anafikir “nasil parti olarak secime girmeye cesaret ediyorsunuz?” idi. Bu yazinin konusu da “iste boyle cesaret ediyoruz. Peki ya sizin cesaretiniz nerede kaldi?” olarak okunabilir. Aydinlar savasi diye durumu dramatize eden tek halk da bu topraklarda sanirim. Yahu isteyen istedigini dusunur yazar siz de dusunun sizin de olsun!
Yorum tarafından adelmon — Nisan 13, 2015 @ 12:04 pm
biz kürtler bu sosyalist türklerden cektigimizi baska kimseden cekmedik galiba.. sözüm ona sosyalist türklerden..bilinc altinda Kücük fasiscikler yetistiren sosyalister.. sosyalist görünümlü ama icinden irkciligi hic yok edememis, kürtleri dag insani olarak gören onlarin bi seyleri degistirecegini inanamayanlar, yok onun gölgesi yok bunun yok onla anlasmis yok bunla ya 30 yillik mücadele Akp ye teslim olurmu sizin kafaniz bunu aliyor yani . öyle olsa bunun hesabi sorulmazmi.. o cözüm süreci niye var biliyomusun senin yasadigin topraklarda insanlar ölmesin diye birileri cikabilecek savasta senin yerini yurdunu talan etmesin diye var ? komsularina bak görürsün neden bi cözüm süreci var diye ..bu dava zaten kürt türk davasi degildi hic anlamiyormusun ..
Yorum tarafından derya — Nisan 13, 2015 @ 12:59 pm
lütfen yazımlarınızı dikkatlice okudum ama aklıma hep nedense solu anlatan bir cümle ve sosyalizmin evrenselliği üstüne bir kelime edildiğini okuyamadım
lütfen sevgili entellektüeller bana solu solculuğu sosyalizmi yazarak anlatırmısınız ben bir yerde hata yapıyorum onu anlamak istiyorum kendimi sosyalist devrimci olmaya çalışan birisi olarak görmekteyim. benim hem hayatı hem yazılan binlerce eser konuyla ilgili sempozyum panel söyleyişi takip etmemle beraber kendimi sosyalizmin savunucusu saymaya ukalalık yapacak kadar hazır hissediyordum buradaki yorumları ve genel haber sitelerindeki bir çok sol adına yapılan yorumları okudukca solun evrenselliğinden şüphe duymaya başladım sanki sol adına bizi birileri kandırıyor solculuğu sol düşünceyi sosyalizmi temel hak ve hukukun yegane savunucusu bunların gerçek hayatta var olmasına bu ideolojinin sahip bir düşünceselliği değil aslında faşizmin kendisini rahat ca ifade edebilmek için onun uydurduğu ortaya attığı bir düşünceymiş gibi geliyor bana ltfen beni aydınlatın sosyalizm ne demektir solcu birisinin düşünce yapısı nasıl olmalıdır solcuyum diyebilen birisinin omurgası nasıl durmalıdır solculukla ulusalcılığın nasıl bir paralerlik içerisinde olduğunu anlatın ifadelerim belki anlamsız olmuştur ama 50 yaşını geçtim ben bu ülkede at iziyle it izinin nasıl bir birine bu kadar çok rahat karıştırılabildiğini bir türlü anlamadım şeh bedrettinden bu yana ağıtlar yakılan bedeller ödenilen bir duruşun bir düşüncenin bu kadar basitleştirilmesi insan aklına hakaret oluyor gibi sanki sokretesin eflatunu pir sultanın hallacı mansurun bu dünyada ne kadar boş işlerle uğraşıp boşu boşuna hayat sürdürmeye çalıştıklarını okudukca çok üzüldüm yaşadığımız zamana gelene kadar binlerce insan gerçekten boşu boşuna ölmüşler davalarından dolayı işkenceler görmüşler kadledilmişler bütün bunları düşündükcede sosyalizmi sizden bana anlatmanızı rica edeceğim şayet bir hata yapıyorsam sizlerin sayesinde bu hatamdan kurtulup kozanı örmek istiyorum ilginiz için çok tşk …
Yorum tarafından ercan.... — Nisan 13, 2015 @ 3:03 pm
Aziz Nesin için tören istemesi A.Nesini tanıyan bir aydının kişisel görüşüdür, bunu burada anmanızın mantığı yok Ahmet Bey….
Partiniz seçime katılmak için kurulduysa bundan önceki seçimlere neden BAĞIMSIZ ADAYLAR olarak katılıyordu? Parti olduğu yeni mi aklına geldi ?
Yorum tarafından Yusuf Öztaş — Nisan 13, 2015 @ 5:50 pm
Bu HDPyi kahraman ilan etme aşkınız nereden geliyor acaba anlaması güç. PKKnın meclis kolu olan bu köpekleri destekleyenlerin onlardan bir farkı yoktur. Bölücüyseniz HDPyi desteklemeye devam edebilirsiniz ahmet ağa yollar senin olsun.
Yorum tarafından Kuryav — Nisan 13, 2015 @ 6:33 pm
Irkçı, feodal ve ABD emperyalizminin açık uşağı bir partiyi ne de güzel savunmuşsunuz? Tebrik ederim. Çetin Altan’ın Altan brothersından farkınız kalmamış. Rahmetli Aziz Nesin’in arkasına sığınıp da o aziz adını da kirletmeseydiniz. Faşist AKP ile işbirliği yapan hiç bir partinin savunulacak bir tarafı yoktur!
Yorum tarafından Selçuk Aytimur — Nisan 13, 2015 @ 8:55 pm
Reblogged this on VAZİYETNAME.
Yorum tarafından vaziyetname — Nisan 14, 2015 @ 7:11 am
bu partinin bir terorist tarafindan yonetildigini, ya da terorist grubunu destekledigini hatirliyorsan bu partiye oy vermezsin. vermeyecegim de…
Yorum tarafından andac — Nisan 14, 2015 @ 10:22 am
Be insanlar! Dünyada haysiyet ve onur peşinde olduğunuzu iddia ediyorsunuz. Vatan, namus, birlik, dirlik hayaliyle yanıp tutuşuyorsunuz. Elinizdeki kültürün, tarihin mirasını korumaya hazır ve nazırsınız. Pek hoş! Fakat insan “şanlı” tarihinin muzaffer gerçekliğinden sıyrılmalı, kimlerin yanında, kimlerin karşısında, neyin içerisinde ve neyin dışarısında yaşadığını ve yaşatıldığını hatırlamalı. Yoksa yaşam asla ne tek bir kişiye, ne tek bir devlete, ne de tek bir ulusa ait olabilir. Kim bu insanlar yanıbaşınızdaki? Onların kanı, canı neye gitti. Onların tarihi, adı, sanı, dili nedir? Her şeyin hayata gün 0’dan başladığınız andan itibaren lehinize olduğu, Türkçe konuştuğunuz, adınızla tipinizle dalga geçildiğinde mahkum olduğunuz bir kültür evi içerisinde miydiniz? Birisi babanızla, atanızla, yanınız yamacınızdakiyle dalga geçtiğinde bir parça canınız acıyorsa, on yıllarca her güç politikasına maruz kalmış bir kültürü hor görmek hangi yiğitlik, mertlik, insanilikte mevcut.
Elbette pragmatikler HDP’lilier. Elbette çözüm süreci isteyecekler. Konuşmak istiyorlar. Yaşamak istiyorlar. Ve konuşturmak, ve yaşatmak istiyorlar. Tek kültürü, tekliği değil, çok kültürlü toplumu, çokluğu… Elbette parti olmadan girdiler. Akıllılardı çünkü. Başka türlü seslerini duyuramıyorlardı. Onlar ve onlar gibi, ya da onlar gibi olmayan ama onlarla sayıca aynı kaderi paylaşacak liberallerin, idealistlerin ve başka başka hayalperestlerin önünü tıkamak isteyen, kimse gelmesin diye konulmuş barajın üstesinden akıllıca geldiler. Şimdi birlik ve dirliği yeniden beraber kuralım istiyorlar. Elit olmayan, faşist olmayan, yabancılıktan korkmayan, kendini dayatmayan.
Nefsi müdafaa ile tecavüzü birbirine karıştıran insanlarsınız. Size ne anlatılırsa inanmaya elverişli kolay gündelik problemleriniz var.
Çok ayıp bütün bu yorumlar. 18. ve 19.yüzyılda -bugün de bir bokmuş gibi davranılan Kant’ın Hegel’in afrikalılara insan değil medeniyet götürmek lazım dediğine benziyor söyledikleriniz.
İnsan da neymiş, kimlik de neymiş.
Yaşam var ortada. Çok ayıp.
Yorum tarafından nasricihan — Nisan 14, 2015 @ 12:03 pm