Ahmet Nesin's Blog

Ocak 24, 2016

ERDOĞAN’DAN RANDEVU ALINMALI!..

Filed under: Uncategorized — ahmetnesin @ 6:09 am

ERDOĞAN’DAN RANDEVU ALINMALI!..

Esasında bu yazının başlığı bu olmayacaktı ama zaman içinde kafamdaki 2 ayrı yazıyı birleştirmem gerektiğine karar verince böyle oldu. Geçtiğimiz günlerde aydınlar savaşın durdurulması için Diyarbakır’a gittiler. Daha önce savaşın durdurulması için canlı kalkan olarak BDP’li milletvekilleri ve sivil toplum örgütlerinden arkadaşlarla gittim Diyarbakır’a. Daha sonra 17 aydının barış adına yazdığı bildiri adına Siirt’e gittim. Diyarbakır’daki bütün kitap fuarlarına katıldım. HDP ve HDK’nın oradaki toplantılarından ikisine katıldım. Bir mitinginde bulundum ama ilk kez kendim gitmediğim halde korkuya kapıldım.

Neden korktuğumu fazla açıklamam gerekmiyor sanırım, Türkiye gerçekten çok açık bir faşizm yaşıyor ve ülkenin başında ne zaman ne yapacağı belli olmayan, hasta ruhlu birisi var ve ben arkadaşlarım adına, kardeşim adına korktum. Adam öyle bir duruma gelmiş ki, “Siz benim başlattığım bir savaşı nasıl durdurmaya kalkarsınız!..” diye katliama girişebilir. Gezi olaylarında öldürülenler için “Ateş etmelerini ben emrettim…” diyebilen, cenazelerin sokak ortasında çürümelerine izin veren ve bundan zevk alan bir insan bozuntusundan bahsediyoruz çünkü…

Neyse, benim esas yazmak istediğim bu değil. 17 arkadaş Siirt’e barış bildirgesi yazmaya gittiğimizde ortak bir karar alarak bildirinin 2 kişi tarafından yazılmasını önermiştik. Bunun nedeni çok açıktı, 17 arkadaş akşam oturup beraber yazmaya kalksaydık, doğal olarak çıkacak tartışmalardan dolayı bildiri sabaha yetişmeyebilirdi. 2 arkadaşımız bildiriyi yazdılar ve sabah hep beraber okuyup 1-2 değişikte mutabakata vardık ve açıkladık.

O bildiride benim bir itirazım olmuştu. Bildiride “Savaşın durdurulması için 2 tarafa da çağrı yapılması…” ibaresi vardı. Ben, 2 tarafın yanlış anlaşıldığını, bu tarafların PKK ve asker olarak yorumlandığını, oysa savaşı başlatanın asker olmadığını ve bu konuda, hükümet, ana muhalefet partisi ve meclisteki diğer partilerin de belirtilmesi gerektiğini ve hatta sivil toplum örgütlerinin de eklenmesini savundum. Arkadaşlar hak verdiler ve bildiride kısa bir değişiklik yaptık ve basına verdik.

Bunu yazma nedenim 4-5 yıl önce yaşadığımız bu olayın sanki tekrar ediyor gibi gözükmesi bana. Barış için Diyarbakır’a mutlaka gitmeliyiz, Cizre’ye, Şırnak’a yardım ellerimizi uzatmalıyız, bunda en ufak bir şüphem dahi yok ama biz önceliği oralara verdiğimiz zaman, farkında olmadan savaşı sanki onlar başlatmış gibi bir atmosfer yaratmış oluyoruz.

Barışı getirmek için bizim randevu almamız gereken kişi bana göre Recep Tayyip Erdoğan’dır. Büyük olasılıkla bu önerime gülümsüyorsunuz, çünkü bu talebimize yanıt vermeyecektir. Bunu ben de biliyorum ama biz kitleler halinde barış için devlete ve onun başındaki kişiye baskı yapmalıyız. Bırakın bizi kabul etmesin ama biz onun bizi kabul etmemesini halklarımıza ve dünyaya duyuralım.

  1. dünya savaşı sırasında savaşı durdurmak için Fransızlara, İngilizlere yada Ruslara giden siyasetçi gördünüz mü siz? Savaşı durdurması Hitler’den istenmiştir. Bence öncelikle akademisyenler ve onları destekleyen gazeteciler, yazarlar, sanatçılar, daha doğrusu aklınıza gelebilecek bütün siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, sırayla Erdoğan’dan randevu talebinde bulunalım. Hatta bu konuda ilk adımı CHP’de atabilir, savaşı durdurmak için çok önemli bir adım bence bu.

Hatta bunu genişletelim, Istanbul valisinden, Denizli’deki bir kaymakama kadar gidip randevu isteyelim. Oturup onlarla bu savaşın durdurulması gerektiğini konuşalım. Onları barışa zorlamazsak yarın hangimizin nerede ve nasıl bir olayla karşılaşacağını bilmiyoruz. Haydi, yarından itibaren “BARIŞ RANDEVULARI” isteyelim ve bu randevulara yanıt vermeyenleri de deşifre edelim.

WordPress.com'da Blog Oluşturun.